guncel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
guncel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Eylül 2025 Perşembe

DMW ve Dünya Çapında Tarihi Adımlar-Yılmaz Parlar


HABERLERHABERLERHABERLERHABERLERHABERLER







  

DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği’nden Dünya Çapında Tarihi Adımlar

İş İnsanı Halil Sert’in Vizyoner Liderliğiyle Yeni Bir Dönem Başlıyor

Dünya diplomasisinin kalbinin attığı en önemli kuruluşlardan biri olan DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği, Prof. Giinther Meinel başkanlığında insanlığın geleceğini şekillendirecek dev projelere imza atmaya devam ediyor.

 Bu büyük vizyonun en güçlü temsilcilerinden biri ise, uluslararası arenada itibarı ve girişimleriyle dikkat çeken, Başkan Yardımcısı İş İnsanı Halil Sert.

Geçtiğimiz günlerde DMW İstanbul Ofisi’nde Halil Sert’i ziyaret ederek yeni projelerini dinleme fırsatı buldum. Söylemeliyim ki, dinlediklerim yalnızca Türkiye için değil, tüm insanlık için umut verici adımlar.

İnsanlık İçin Tarihi Proje, BM Engelliler Merkezi İstanbul’da

DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği, yalnızca barışı değil, toplumsal eşitliği de önceliklendiren çalışmalara imza atıyor.
Engelli bireylerin topluma tam anlamıyla katılabilmesi için yürütülen kapsamlı çalışmaların sonucunda, İstanbul Boğazı’nda Birleşmiş Milletler Engelliler Merkezi kurulması kararlaştırıldı.

Bu tarihi adım, Senatör Serkan Bayram’ın öncülüğünde ve DMW’nin güçlü desteğiyle hayata geçiriliyor. Merkez, BM Kadın ve BM Çocuk kuruluşlarının yanında yer alacak ve İstanbul’u engelli bireyler için küresel bir diplomasi merkezi haline getirecek.

Bu dev vizyon, hiç kuşkusuz Halil Sert gibi duyarlı, vizyoner ve çalışkan liderlerin katkısıyla somutlaşıyor.

Londra’da Barış Kongresi, DMW’nin Gücü Dünyaya İlham Oldu

14 Şubat 2025’te Londra’da düzenlenen Barış Kongresi, uluslararası diplomaside bir dönüm noktası oldu.
DMW’nin girişimiyle hayata geçirilen kongreye, dünyanın dört bir yanından siyasetçiler, akademisyenler, diplomatlar ve barış aktivistleri katıldı.

Konferansta, Başkan Yardımcısı Halil Sert’in vizyoner katkıları öne çıktı. Silahsızlanma, barışın güçlendirilmesi, çatışmaların önlenmesi ve uluslararası kurumların etkinliği konularında yaptığı değerlendirmeler, katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü.

İngiliz hükümetinin tam destek verdiği kongre, sadece Avrupa için değil, tüm dünya için yeni bir barış manifestosu olarak tarihe geçti.

Halil Sert, Diplomasinin ve İnsanlığın Yükselen Sesi

Görüşmemde Halil Sert’in yalnızca bir iş insanı değil, aynı zamanda küresel vizyona sahip bir barış elçisi olduğunu bir kez daha gördüm.
Onun stratejik bakış açısı, diplomasiye kattığı yenilikçi çözümler ve insan odaklı yaklaşımı, DMW’nin uluslararası alanda gücünü artırıyor.

Bugün İstanbul’dan Londra’ya, Kıbrıs’tan New York’a uzanan bu büyük diplomatik ağ, Halil Sert gibi liderlerin özverili çalışmalarıyla dünyaya ilham veriyor.

Bir gazeteci olarak söylemek zorundayım;

DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği, dünya barışı ve insanlık onuru için bugün tarihe altın harflerle yazılacak bir mücadele veriyor. Ve bu mücadelenin ön saflarında yer alan Başkan Yardımcısı İş İnsanı Halil Sert, hem ülkemiz hem de dünya için gurur kaynağıdır.

İstanbul’u küresel diplomasi merkezi haline getirme hedefi, Londra’da barış için yükseltilen güçlü çağrı ve engelli bireyler için açılan yeni bir kapı...

Tüm bunlar, vizyoner liderlerin dünyayı nasıl değiştirebileceğinin en güzel kanıtıdır.

Teşekkürler DMW, Teşekkürler Halil Sert.

yilmazparlar@yahoo.com

3 Temmuz 2025 Perşembe

Fenerbahçe Rotary Kulübünden Kutsal Aktivite-Yılmaz Parlar


HABERLERHABERLERHABERLERHABERLERHABERLER







  

Kalben Derneği’ne İlham Veren Gece

Sanatın iyilikle buluştuğu özel bir gece, çocukların kalbine umut, topluma ise ilham oldu.

Fenerbahçe Rotary Kulübü’nün, Rotary gönüllülerinin özverili organizasyonuyla, 2 Temmuz 2025 Çarşamba günü, Maji Sanat Galerisi’nde düzenlediği etkinlik, Kalben Derneği’nin “Kalben Çocuk Köyü” projesine anlamlı bir destek sundu.

Toplumsal faydayı sanatla buluşturan Fenerbahçe Rotary Kulübü, gönüllülüğün en zarif haline imza attı. “İyilik için birleşin” çağrısıyla yola çıkan kulüp, bu özel gecede yalnızca bir sanat organizasyonu gerçekleştirmekle kalmadı, aynı zamanda yüzlerce çocuğun hayatına dokunacak bir destek köprüsü kurdu.

Sanatın Işığında Bir Umut Yolculuğu

Fenerbahçe Rotary Kulübü 2024-2025 Dönem Başkanı Aslı Başer’in liderliğinde organize edilen etkinlikte, İstanbul’un önde gelen sanatçılarının eserleri sanatseverlerle buluştu.

Gecenin sponsorluğunu üstlenen Gaye Donay’ın katkıları ve İSTED Derneği’nin destekleriyle hazırlanan sergi, sanatı toplum yararına dönüştürmenin en anlamlı örneklerinden biri oldu.

Sanat sadece duvarlarda değil, yüreklerde de iz bıraktı. Etkinlikte, astrolog ve yazar Sare Aldemir’in ilham dolu söyleşisi, katılımcılara hem ruhsal hem de düşünsel bir yolculuk sundu. Aldemir’in etkileyici anlatımıyla derinleşen gece, sanatın dönüştürücü gücünü bir kez daha gözler önüne serdi.

Kalben Çocuk Köyü İçin El Ele

Etkinlikten elde edilen tüm gelir, çocukların güvenli, sevgi dolu bir yuvaya kavuşmaları için çalışan Kalben Derneği’nin “Kalben Çocuk Köyü” projesine aktarıldı. Koruyucu ailelik ve evlat edinme alanında Türkiye’nin en saygın sivil toplum girişimlerinden biri olan Kalben Derneği, bu destekle daha fazla çocuğun hayatına umut taşımaya devam edecek.

Fenerbahçe Rotary Kulübü Toplumsal Hizmetler Komite Başkanı Hülya Vurgun Şahbaz ve özverili ekibi, gecenin perde arkasındaki kahramanlarıydı. Tüm detayları titizlikle planlanan organizasyon, bir gönül hareketinin ne kadar büyük bir dönüşüm yaratabileceğini kanıtladı.

Sanatla Büyüyen İyilik

Gecede konuşan Dönem Başkanı Aslı Başer, “Sanatın iyilikle buluştuğu bu anlamlı gecede emeği geçen herkese kalpten teşekkür ederim. Maji Sanat Galerisi’ne, kıymetli sponsorlarımız Gaye Donay’a, değerli sanatçılarımız Oktay Seven ve Tamer Levent’e ve tüm katılımcılarımıza minnettarız.

Rotary olarak iyiliğin peşinden koşmaya, toplum için üretmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Bir Gece, Bin Umut

Bu özel etkinlik, sanatın sadece estetik bir deneyim değil, aynı zamanda toplumsal dönüşüm için güçlü bir araç olduğunu bir kez daha gösterdi. Fenerbahçe Rotary Kulübü’nün örnek niteliğindeki bu organizasyonu, Kalben Derneği’nin kutsal misyonuyla birleşerek yüzlerce çocuğun geleceğine umut oldu.

Unutmayalım: Bir çocuğun hayatına dokunmak, aslında bir toplumun vicdanına dokunmaktır. Ve sanatla yapılan iyilik, her zaman daha derine işler.

yilmazparlar@yahoo.com

11 Mart 2025 Salı

ÖKHD, Görkemli Kadınlar Günü Kutlaması-Yılmaz Parlar


HABERLERHABERLERHABERLERHABERLERHABERLER







 ÖKHD, Görkemli Kadınlar Günü Kutlaması

İstanbul, Fişekhane-Yedi Maviler (Basri Baba Restaurant) – 9 Mart 2025

Özbek Kadın Hakları Derneği, “Tomris Hatun” isimli Özel Bir Etkinlikle Kadınlar Gününü Coşkuyla Kutladı. Başarılı Kadınları Onurlandırdı.


Özbek Kadın Hakları Derneği ve Başkanı Azade İslamova, 9 Mart 2025 Pazar akşamı, Dünya Kadınlar Günü kapsamında anlamlı bir iftar yemeği düzenledi.

Türkiye'de ikamet eden Özbek kadınlarına çeşitli amaçlarla (eğitim, iş, tedavi vs..) kapsamlı destek ve pratik yardım sağlayan, kar amacı gütmeyen bir sivil toplum kuruluşu olan  "Özbek Kadın Hakları Derneği" (ÖKHD) 9 Mart 2025 Pazar akşamı, Fişekhane Yedimaviler Basri Baba Restaurantda 8 Mart Dünya kadınlar Günü kapsamında, “Tomris Hatun” isimli etkinlik düzenledi  ve ardından iftar yemeği verdi.


Yedimaviler Fişekhane’deki Basri Baba Restaurant’da gerçekleşen etkinliğe; Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Tataristan, Özbekistan ve Türkiye’den kadın dernek başkanları, temsilcileri, ÖKHD dernek üyeleri ve Özbekistan İstanbul Konsolosluk yetkilileri katıldı.


Kadın Zarifliğiyle Gül Takdimi

Azade İslamova'nın öncülüğünde gerçekleşen etkinlikte, kadın zarafeti ve nezaketini simgeleyen bir jest olarak tüm katılımcılara gül takdim edildi.

Konsolosluk yetkililerince ÖKHD’nin faaliyetleri ile resmi makamlarınca olan ilişkiler hakkında bilgi verildi.


Başarılı Kadınlara "Tomris Hatun" Ödülü

Demir anlamına gelen Tarihte ilk kadın hükümdar olan “Tomris Hatun” isimli etkinliği, tarihteki ilk kadın hükümdardan ilham alarak, toplumda iz bırakan başarılı kadınları ödüllendirdi. 

Özbek Kadın Hakları Derneği'nin öncülüğünde düzenlenen etkinlik, hem kadınların başarılarını kutladı hem de derneğin faydalı çalışmalarını gözler önüne sererek büyük beğeni topladı. Anlamlı geceye yoğun katılım oldu.


Azade İslamova’ya Övgüler Yağdı

Derneğin çalışmaları ve Azade İslamova’nın liderliği, İslamova’nın kadın hakları konusundaki çalışmaları, kültürel dayanışmayı güçlendiren faaliyetleri ve başarıları hakkında yapılan yorumlar, etkinliğin anlamını daha da pekiştirdi.

İslamova, konuşmasında kadınların birlik ve beraberliğinin önemine vurgu yaparak, Özbek Kadın Hakları Derneği’nin kadın haklarının savunulmasında oynadığı aktif rolü vurguladı. Kadınların toplumdaki rolünün önemine vurgu yaparak, “Kadınların gücü, toplumun ilerlemesinin temel taşıdır. Bugün burada, bu gücü taçlandırmak için bir araya geldik” dedi. Ödül töreninde, iş dünyası, sanat, eğitim ve sosyal alanlarda başarıya imza atan kadınlar, Tomris Hatun ödüllerini almanın gururunu yaşadı.



Gazetecilerin de büyük ilgi gösterdiği etkinlikte, derneğin kadınların eğitim, istihdam ve sosyal hayatta güçlenmesi için yürüttüğü projeler övgüyle anlatıldı.

Başkanın liderliğindeki bu çalışmalar, katılımcılar tarafından “örnek alınası” olarak nitelendirildi.

Restaurantın şık atmosferinde gerçekleşen iftar yemeği, lezzetli menüsü ve samimi ortamıyla da beğeni topladı. Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Tataristan, Özbekistan, ve Türkiye’den katılım sağlayan başarılı kadınlar,  “Kadınlar Gününü” doyasıya kutladılar.

Özbekistandan gelen değerli sanatcılar şarkılarıyla çoşturdular. Katılımcılar müzik eşliğinde dans ve halk oyunlarını oynamaktan kendilerini alamadılar.

Etkinlik, kadınların gücünü bir kez daha hatırlatan unutulmaz bir gece olarak hafızalara kazındı.



Dernek hakkında Kısaca;

Bu kuruluş, Özbekistan asıllı avukat Azade Islamova'nın girişimiyle Ağustos 2021'de Türkiye, İstanbul'da kuruldu.

 Özbekistan İstanbul Başkonsolosluğu

“Özbekistan Kadın Hakları Derneği” ile mutabakat imzalanarak işbirliği planları belirlendi.

 


Türkiye'de "Özbek Kadınlarının Haklarını Koruma Derneği" (ÖKHD) üyelerinin ilk toplantısıyla sertifikalar verildi

 Çok sayıda  kişiye yardım etmeyi başaran Derneğin amacı Özbek kadınlarının haklarını korumak.

 yilmazparlar@yahoo.com

 

7 Şubat 2025 Cuma

Türk Dünyasının Kadim Halkı Karapapaklar, Kalpağı Ve Madalyası-Yılmaz Parlar


HABERLERHABERLERHABERLERHABERLERHABERLER







   Türk Dünyasının Kadim Halkı Karapapaklar, Kalpağı Ve Madalyası

İpekyolu Stratejik Araştırmalar Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı ve Dünya Karapapak Türkleri Birliği Kurucu Genel Başkanı Dr. Seyfullah Türksoy ile yaptığımız söyleşide  Karapapak Türklerinin tarihî kökenleri, göç yolları ve günümüzdeki durumlarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Türk dünyasının bilge sesi, tarih bilinciyle donanmış bir lider, kalemiyle ve fikirleriyle Türk milletine ışık tutan bir münevver...

Dr. Seyfullah Türksoy, sadece bir akademisyen değil, aynı zamanda Türk dünyasının kaderini değiştiren bir dava adamıdır.

Onun bilgi ve vizyonu, Karapapak Türklerinin tarihini, kültürünü ve geleceğini şekillendiren bir pusula gibidir. Bugüne kadar yaptığı çalışmalarla yalnızca bilim dünyasına değil, Türk milletinin yüreğine de dokunmuş olan Dr. Türksoy, Karapapakların kimliğini, tarihini ve haklı mücadelesini anlatan en güçlü seslerden biridir.

Karapapak Türklerinin kökenleri ve tarihi üzerine gerçekleştirdiğimiz bu özel söyleşide, Dr. Seyfullah Türksoy'un değerli görüşleriyle ışık tutuyoruz...

Tarihsel ve Kültürel Bağlam

Karapapak Türkleri kimlerdir? Türk dünyası içindeki tarihî ve kültürel yerleri nedir?

Karapapak kalpağının tarihî ve sembolik anlamı nedir? Bu kalpak, geçmişte kimler tarafından kullanılmıştır?

Karapapak kalpağı sadece bir başlık mıdır, yoksa bir kimlik ve aidiyet sembolü müdür?

Günümüzde bu kalpağı kültürel miras olarak yaşatmak için neler yapılıyor?

Madalyanın Anlamı Ve Önemi

Karapapak madalyası nasıl ortaya çıktı? Kimlere ve hangi kriterlere göre verilmektedir?

Bu madalyanın Türk dünyasındaki önemi ve anlamı nedir?

Madalyanın dizaynı ve sembollerinde hangi anlamlar gizli?

Günümüzde Karapapak Kültürünün Yaşatılması

Karapapak kimliğini ve kültürünü gelecek nesillere aktarmak için hangi çalışmalar yapılmalıdır?

Kültürel mirasın korunması için devletler ve sivil toplum kuruluşları nasıl destek olabilir?



Kadim Bir Türk Boyu, Karapapaklar

Dr. Seyfullah Türksoy'un açıklamalarına göre, Karapapaklar köklü bir Türk boyu olup tarih sahnesine Kıpçaklarla birlikte çıkmıştır. Ancak Kafkasya'ya geldiklerinde Oğuzlarla iç içe geçerek bu toplulukla kaynaşmışlardır. Bu nedenle Karapapak kültüründe hem Oğuz hem de Kıpçak izleri bulunmaktadır.

Karapapak Türklerinin Kafkasya'daki varlığı binlerce yıl öncesine dayanmaktadır. 11. yüzyılda Gürcü Kralı IV. Davit'in davetiyle Orta Asya'dan Kafkasya'ya 40.000 Karapapak savaşçısı göç etmiştir. Bu askerler, Büyük Selçuklu Hükümdarı Sultan Alparslan'ın Anadolu'ya yönelik fetih hareketlerinde de yer almış ve tarih sahnesindeki etkilerini sürdürmüşlerdir.

Sürgünler ve Göçler

Karapapakların göçleri sadece savaşlarla sınırlı kalmamış, çeşitli dönemlerde zorunlu sürgünlerle de karşı karşıya kalmışlardır. Özellikle 1876-1877 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında Anadolu'ya büyük göçler yaşanmıştır. Karapapaklar, öncelikle Kars'a yerleşmiş, buradan Anadolu’nun farklı bölgelerine dağılmışlardır. Bugün Türkiye'nin kırktan fazla ilinde Karapapak Türklerinin yaşadığı bilinmektedir.

Sovyetler Birliği döneminde de Karapapaklar büyük acılar yaşamıştır. 1936 ve 1939 yıllarında başlayan sürgünler, en ağır şekilde 14-15 Kasım 1944'te yaşanmıştır. Sovyet lideri Josef Stalin tarafından Çeçenler, Kırım Tatarları, Karaçaylar ve Ahıska Türkleri ile birlikte yaklaşık 98.000 Karapapak Türkü Sibirya ve Orta Asya'ya sürgün edilmiştir. Sürgün sırasında soğuk, açlık ve hastalık nedeniyle binlerce Karapapak hayatını kaybetmiştir. Ancak, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan'daki Türk soydaşlarının desteğiyle hayatta kalanlar yeni yaşamlar kurmayı başarmıştır.

Karapapakların Yayılımı ve Nüfusu

Bugün Karapapak Türkleri, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Azerbaycan, İran ve Türkiye başta olmak üzere birçok ülkede yaşamlarını sürdürmektedir. Rusya’nın Dağıstan bölgesinde de büyük bir Karapapak nüfusu bulunmaktadır. Moskova ve çevresinde ise sayılarının yüz binleri bulduğu tahmin edilmektedir. İran’da Sulduz, Urumiye, Karadağ ve Tebriz’de önemli Karapapak toplulukları vardır.

Türkiye’de en yoğun Karapapak nüfusu Kars’ta bulunmakta olup, Sivas, Ağrı, Muş, Amasya ve birçok ilde varlıklarını sürdürmektedirler. Türkiye’deki Karapapak nüfusunun yaklaşık 1.5 milyon ila 2 milyon arasında olduğu tahmin edilmektedir. Dünya genelinde ise yaklaşık 7 milyon Karapapak Türkü yaşamaktadır.

Borçalı, Karapapakların Anayurdu

Gürcistan’ın Borçalı bölgesi, Karapapakların en yoğun yaşadığı bölgelerden biridir. Borçalı’da 200’den fazla köyde Karapapak Türkleri yaşamaktadır ve toplam nüfusları 500.000 civarındadır. Eğer tarih boyunca yaşanan göçler olmasaydı, bugün Gürcistan’da 2 milyon Karapapak’ın yaşayacağı düşünülmektedir.

Borçalı bölgesi, 1918 yılında kısa süreliğine de olsa bir Karapapak devleti olan ‘Borçalı Karapapak Türk Cumhuriyeti’ne ev sahipliği yapmıştır. Emin Ağacaloğlu önderliğinde kurulan bu cumhuriyet, demokratik, laik ve üniter devlet anlayışına sahip olup, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesiyle büyük benzerlik göstermektedir. Ayrıca geçmişte Borçalı Sultanlığı ve Hanlığı gibi Karapapak yönetimlerine de ev sahipliği yapmıştır.

Kültürel ve Tarihî Miras

Karapapaklar, tarih boyunca sadece savaşçı kimlikleriyle değil, aynı zamanda kültür, sanat, edebiyat ve siyasette de önemli roller üstlenmişlerdir. Osmanlı döneminde Hamidiye Alayları içinde yer alarak büyük kahramanlıklar göstermişlerdir. Bu alayların en meşhur liderlerinden biri, Sultan Abdülhamid tarafından ‘yelesiz aslan’ olarak anılan Mehrali Bey’dir. Osmanlı saflarında Ruslara ve Ermenilere karşı mücadele eden Mehrali Bey, Yemen’de şehit düşmüştür.

Bugün de Karapapak Türkleri, yaşadıkları coğrafyalarda kültürel varlıklarını sürdürerek Türk dünyasının önemli bir parçası olmaya devam etmektedirler. Dr. Seyfullah Türksoy’un vurguladığı gibi, Karapapak Türkleri hem Türkiye’yi hem de Azerbaycan’ı ana vatanları olarak kabul etmekte, aynı zamanda Türkistan coğrafyasıyla da güçlü bağlarını sürdürmektedirler.

Tarih boyunca pek çok zorlukla karşılaşmış olsalar da Karapapak Türkleri, güçlü kimlikleri, savaşçı ruhları ve kültürel miraslarıyla Türk dünyasının önemli bir parçası olmaya devam etmektedirler. Göçler, sürgünler ve savaşlar karşısında direnerek varlıklarını sürdüren Karapapaklar, geçmişten günümüze kadar süregelen birlik ve dayanışma ruhuyla Türk kültürüne önemli katkılar sunmaya devam etmektedirler.



Karapapak Kalpağı ve Karapapak Madalyası, Türk Dünyasının Onur Nişanesi

Türk dünyasının köklü ve asil topluluklarından biri olan Karapapak Türkleri, tarih boyunca cesaretleri, vatanseverlikleri ve kültürel miraslarıyla öne çıkmıştır. Bu kadim topluluğun en önemli simgelerinden biri olan Karapapak Kalpağı, yalnızca bir baş giysisi değil, aynı zamanda bir kimlik ve gurur sembolüdür. Aynı şekilde Karapapak Madalyası, tarihi derinliği ve taşıdığı yüksek anlamla Türk dünyasında özel bir yere sahiptir.

Karapapak Kalpağı, Onurun ve Cesaretin Sembolü

Karapapak Kalpağı, asırlardır bu topluluğun kimliğini temsil eden bir unsurdur. Sadece bir başlık değil, taşıyana cesaret, vakar ve birlik ruhu kazandıran önemli bir semboldür. Osmanlı’dan günümüze kadar gelen bu kalpak, tarih boyunca komutanların, devlet adamlarının ve savaşçılarının başını süslemiştir. Soğuğa karşı koruyucu yapısıyla bilinen bu özel giysi, Karapapakların zorlu coğrafyalarda verdikleri mücadeleyi ve dayanıklılıklarını simgeler. Dr. Seyfullah Türksoy’un bu konuda yaptığı vurgular, kalpağın sadece fiziksel değil, aynı zamanda manevi bir güç kaynağı olduğunun altını çizmektedir:

“Karapapak Kalpağı, yalnızca bir giysi değil, Türk dünyasının gururunu ve şerefini taşıyan bir semboldür. Onu taşıyan kişi, köklü bir mirasın temsilcisi olur.”

Karapapak Madalyası, Şanlı Bir Geçmişin Onurlu Yansıması

Karapapak Madalyası, Türk dünyasına hizmet eden, kültürel mirası yaşatan ve milletine değer katan kişilere verilen prestijli bir nişandır. Bu madalya, sadece üstün başarıların ve fedakârlıkların ödüllendirilmesi değil, aynı zamanda tarihi bir sorumluluğun gelecek nesillere aktarılmasını temsil eder. Madalyanın tasarımında kullanılan her bir sembol, Karapapakların tarihsel misyonunu ve ruhunu yansıtmaktadır.

Dr. Seyfullah Türksoy, Karapapak Madalyası’nın Türk dünyasındaki önemine şu sözlerle dikkat çekiyor:

“Bu madalya, sadece bir ödül değil; geçmişten geleceğe uzanan bir köprüdür. Karapapakların kahramanlık ruhunu, azmini ve birlik anlayışını temsil eder.”

Madalyanın kimlere ve hangi kriterlere göre verildiğine dair açıklamalarda bulunan Dr. Türksoy, ödülün sadece bireysel başarıları değil, topluma ve Türk dünyasına sağlanan katkıları da göz önünde bulundurduğunu belirtiyor. Madalyayı alan her birey, sadece kendisi için değil, aynı zamanda Türk milletinin ortak gururu için bu onuru taşımaktadır.



Karapapak Kültürü, Geçmişten Geleceğe Taşınan Değerler

Karapapak Türkleri, kültürel miraslarını yaşatmaya ve genç nesillere aktarmaya büyük önem vermektedir. Geleneksel kıyafetlerinden müziklerine, sanatsal üretimlerinden tarihî miraslarına kadar birçok alanda kendine özgü bir kimlik oluşturan bu topluluk, Karapapak Kalpağı ve Madalyası gibi sembollerle varlığını daha da güçlü bir şekilde ortaya koymaktadır.

Bu nedenle, Karapapak Kalpağı ve Madalyası’nın önemi sadece geçmişe dair bir nostalji değil, aynı zamanda geleceğe dair bir yön gösterici olarak da değerlendirilmektedir. Dr. Seyfullah Türksoy’un liderliğinde yürütülen çalışmalar, bu kültürel değerlerin korunması ve tanıtılması için büyük bir adım niteliğindedir.

Karapapak Ruhu Yaşatılmaya Devam Ediyor

Karapapak Türklerinin onurlu geçmişi, bugün de kalpakları ve madalyalarıyla yaşatılmaya devam ediyor. Karapapak Kalpağı, asil bir kimliği ve mücadele ruhunu temsil ederken, Karapapak Madalyası ise bu kimliği hakkıyla taşıyanlara verilen en yüksek onur nişanlarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Dr. Seyfullah Türksoy’un öncülüğünde bu değerlerin yaşatılması ve yeni nesillere aktarılması, Türk dünyasında kültürel birlikteliğin ve mirasın sürdürülebilirliği açısından büyük bir önem taşıyor.

Tarih boyunca cesaretin, vatan sevgisinin ve kültürel bağlılığın en güçlü temsilcilerinden biri olan Karapapaklar, kalpaklarıyla kimliklerini, madalyalarıyla ise bu onuru gelecek nesillere taşımaya devam ediyorlar. Bu miras, yalnızca bir topluluğun değil, tüm Türk dünyasının ortak gururu olmaya devam edecek.

yilmazparlar@yahoo.com

24 Şubat 2020 Pazartesi

Astrolog Can Aydoğmuş ve Ruh Eşin Nerede -Yılmaz Parlar


HABERLERHABERLERHABERLERHABERLERHABERLER








Astrolog ve Ruh Eşin Nerede 

 “Ruh Eşin nerede” son kitabı ile çok satan kitaplar arasında liste önlerinde yer alan alan yazar Can Aydoğmuş, farkındalık çalışmaları ve ödüllü kişisel gelişim kitapları kadar şaşırtıcı öngörüleriyle bir Astrolog olarak çok başarılı bir isim. Türkiye ve Dünya ile ilgili ekonomi, afetler, spor başarıları gibi pek çok konuda tahminleri doğru çıkmasına rağmen meslek olarak astrolog değilde, yazarlık konusunda varlık sürdürmeye kararlı. 
Astrolojide, bir burç oluştururken ve düzeltirken tahmin olayları, belirli bir durumda tam olarak neyin hesaplanması gerektiğini önceden bilerek, doğru hesaplamalar yapmak önemlidir.
Astrolog, astrolojik bir tahminin temelini oluşturan hipotezleri ve teorileri ortaya koyan özel bir bilimsel çalışma yapar. Mantıkçı, matematikçi, kod çözücü, analistin çalışmalarına daha yakın olan astrolojik çalışmadır. 

Astroloji gerçeklerin toplandığı, sistemleştirildiği, eleştirel olarak analiz edildiği ve bu temelde organize ve kanıtlanmış bilginin bir sentezi olduğu bir tür bilişsel etkinlikdir. Bilimin kriteri mantıklı bir sunumdur. Ancak bilim hiçbir zaman başarısız önemsiz tahminler iddia edemez.
Geçtiğimiz günlerde Ruh Eşin Nerede isimli yeni kitabının lansmanını Ortaköy Ruby Restaurantda yapan Can Aydoğmuş ile röportaj gerçekleştirdik. Önce Astroloji haritama bakdı. Aldığım bilgilerle içgüdüsel bilgeliğime bağlı olarak çok topraklanmış hissettim.

Türkiye ve Dünya ile ilgili ekonomik, afet ve spor başarıları ile tahminlerini sorduğumuzda; “Son dönemde özellikle gelecek döneme dair Türkiye’nin astroloji haritasını uzun uzun inceliyorum. Her geçen gün yeni olasılıkların farkındalığını yaşıyorum.Türkiye’nin yedinci evi yani dış ilişkilerinin olduğu evde, önümüzdeki iki buçuk sene boyunca satürn hareket edecek. Bu süreçte dış ilişkiler ile ilgili çok da kolay olmayan bir süreç olacağı görünüyor. Türkiye’nin 2023’den sonra Dünya’nın bir numaralı ülkelerinden biri olacağına inanıyorum. Evren süprizlerle dolu.” Başlangıcını yapıyor.




09 Aralık 2017 Hürriyet Haberde dolara ilişkin yaptığı tahminleri hakkında; 23 Mayıs’ta kişisel twitter hesabından yaptığı; doların 6,10’u geçen tahminin gerçekleştiğini, Ayrıca ağustos ayında yaptığı Bitcoin tahmini bire bir tutturduğunu söyledi.

ABD ile yaşanan krizi, sel felaketini 15 Temmuz darbe girişimi gibi önemli olayları da önceden bildiğini Tv programlarında, sosyal medyada, medyada önceden paylaştığını dile getirdi.

Can Aydoğmuş samimi olarak “Spordan futboldan yakın uzak ilgim olmamasına rağmen 2019 şampiyonu aylar öncesinden söyledim. Galatasaray’ın şampiyonluğundan, Beşiktaş ve Başakşehir’in yaşadığı düşüşe kadar ligdeki birçok kırılma anını Süper Lig’e ilişkin tahminlerimi A spor programında söyledim.”
Can Aydoğmuş yangın felaketlerini,Türkiye’de  birbiri ardına çıkan orman yangınları için 31 Aralık 2018’de yüklediği videoda uyarılarda bulunduğunu açıkladı.



Can Aydoğmuş, geçtiğimiz gün Silivri açıklarında meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki depremi de önceden bildiğini söylerken nasıl öngörüde bulunduğunu sorduğumuzda “Astrolojik haritasına bakıyorum her şey orada yazılı” cevabını alıyoruz.
İyileştirme yapılabilirmi soruma elbetde bazı önlemler, iyileştirmeler mümkün olduğunu söylüyor.

Astrolog Can Aydoğmuş’un, çok satan kitaplar arasında liste önlerinde yer alan Son kitabı “Ruh Eşin nerede” hakkında yerli ve yabancıların görüşleri ise; 
Jan Spiller, “Sayın Aydoğmuş’un rehberler ve melekler aracılığı ile pozitif yüksek güce olan uyumlanması, okuyucuların kendi içlerinde bu bağlantıyı büyütmeye başlamalarına ilham verebilir.
Merilyn Joy Bretherick – Avusturalya, “Türkiye ziyaretimde Can ile tanıştığım için onur duyuyorum. Bir enerji çalışması olan Ra-Sheeba’nın kurucusuyum ve yıllar boyunca kendi yaşam serüvenlerine uyanan bir çok insan ile tanıştım. Can’ın tamamen uyanmış ve ruh ile temiz bir bağlantı içinde olan yüksek titreşimli bu insanlardan biri olduğunu söyleyebilirim.”

 Sandy Ingham, “Bu kitap, tüm diyarlardaki tüm insanlar için daha yüksek alemlerdeki yüceleri daha iyi ve kolay anlamanın yolunu arayanlara bir ilham kaynağı olabilir. Yüceler, melekler ve aslında bizden önce gelmiş geçmiş tüm ruhlar, yaşayan ruhlar olarak kalır ve bize tüm ihtiyaçlarımız için yardım edip yol göstermek için oradadırlar. Sorun, arayın ve bulacaksınız. Bu kitap size yol gösterecek. Siz aradıkça dikkatli ve hassas bir şekilde yazılmış bu kitabın yardımıyla kalbiniz ve zihniniz açılacak. Bu kitap size yol göstermek için çok ihtiyacınız olan yüceltme ve yardımı verecek. Size gerçeğe ve ileriye olan seyahatinizde kutsama ve neşe ve yüksek boyutlardan yardım diliyorum.”

Tom de Winter, Daha iyi bir Dünya için eğitmen, “Bu Dünya’da spirütüelliğe bu kadar adanmış bir insanla karşılaşmadım. Her anlamda bunu yaşıyorsun. İnsanlar arasındaki ruhsal gelişime açık ve değerli kabulün eşsiz. En iyi dileklerimle.”
Rita Berkowitz “Osman ile çalıştığımda, o anda uyumlandım. Onun ne kadar yüksek gelişmiş bir ruh olduğunu görmek beni heyecanlandırdı. En yüksek enerjilerle çalışıyor ve çalışması tamamen saf.“Evliyalar ve Yücelerle Yaşamak” kitabı bizim yüksek bilinçlerle olan bağlantımız ve hepimizin ilahi gücün bir parçası olduğumuz hakkında. Hepimize açık olduğunu keşfettikçe yüksek alemlerin dışa vurumunun keyfini çıkarın. Işıkla olun.”

William Bloom, “Osman Can Aydogmus, hepimize spiritüel yaşamın parlaklığı ve sevgisine uyanmak için ilham veren parlak ve bilge bir ruh.”
Paul Aurand, MHt Yazar and Terapist New York, NY “Bu kitabı okuyun! Sizi ışık varlıklar ve ışıkla birleştirecek.”

Jasmuheen, Dünya Barış Elçisi dünyaca ünlü spiritüel öğretmen, “Meditasyon ile var olan iç dünyaları, içimizde ve çevremizde gizli kal­mış boyutları keşfetmek hepimize sevinç getirir. Evrensel hukuk ile çalı­şarak, hayat stilimizde yaptığımız değişiklik sadece yaydığımız frekansı güçlendirmek ile kalmaz; aynı zamanda sağ beyni aktive ederek, sol beyin mantığı ile daha uyumlu bir şekilde çalışmamızı sağlar. Bunlar dengede ol­duğu zaman, varlıkları ve rehberlikleri ile bu dünyada hayatımıza zengin­lik ve derinlik katan yüksek boyuttaki inanılmaz varlıklar ile iletişim kura­rak buluşmak daha kolaylaşır. Bu kitabın içindeki her şeyi beğeneceğinizi düşünüyorum.”

Prof. Dr. J.J. Hurtak-Denise Hurtak The Book of Knowledge: The Keys of Enoch kitabının yazarı, “Artık evrende yalnız olmadığımızı anlamaya başlıyoruz. Yüce Yaratıcı’nın yanında hayatlarımızda bizi yönlendiren, destekleyen bir sürü varlık var. Can Kağan Osman Aydoğmuş’un kitabı yeni varoluş biçimleriy­le kişisel bir bağlantı kurmamıza yardım ediyor. Bu Aydınlanmış Yüceler kimlerdir? Her biri, tıpkı bizim gibi biriciktir ve onların içinde bulunduğu gerçekliğin gücünü ve yüceliğini fark etmek çok önemli. Bunu fark etmek bizi muhteşem bir aydınlanmaya götürecek. Aydoğmuş’un kitabı hepimizin sentezi kendi hayatlarımız içinde birleşik bir denge ile bulmamız gerektiğini anlatıyor.”

Michael Tellinger, “Bu yüce varlıklarla bağlantı kurarak kalıcı mutluluğu, bilgeliği yakala­yabilir, kendi kendimize koyduğumuz sınırlamaların ötesine geçerek daha yüksek bir farkındalığa ulaşabiliriz. Tüm insanları Kutsal Işığın aydınlan­masına davet etmek Kutsal Bilgeliğe adanmışlığımızın ifadesidir.”

Can Osman Kağan Aydoğmuş, hiç korkmadan, geleneksel ve sıradan olma döngüsünden kendini sıyırıp, sesini duyuran ender insanlardan bi­ri. Parlayarak, insanlık tarihi, kökeni ve spiritüel çizgilerini rahatça aştığını göstermektedir. Gerçekte insan olarak kim olduğumuzu ve tecelli etmiş bu garip realitedeki rolümüzü; sadece çeşitli bilgi alanlarını birleştirerek anla­yabiliriz

Doç. Dr. Şevki Şahin Nöroloji Uzmanı, “Ağır omurilik hasarlı bir hastam, aynı durumdaki hastalarımdan farklı olarak iki yıl içerisinde yürümeye başlamıştı. Oysa ona da diğer hastlarla aynı tedaviler uygulanmıştı. Hastama sırrını sorduğumda, omuriliğinin çevresindeki küçük işçilerin durmaksızın hasarlı sinir hücrelerini tamir ettiğini hayal ederek bu süreci hızlandırdığı cevabını vermişti. Bu hastamla, İnsanı iyileştiren şeyin ilaçlar değil, kişinin kendi inanç sistemi olduğunu bir kez daha anladım. Gerçekten inandığınız her şeyin gerçekleşebileceğini, dünya tarihinin manevi değer ve inanç sistemleri ekseninde anlatan Can’ın bu kitabını gönülden destekliyorum.”

Dr. Bülent Topaloglu, “Okuyanların Allah’a yaklaşmalarına vesile olacak güzel bir kitap. Ne mutlu bu güzel eseri yazana, ne mutlu bu eseri okuyanlara. Yüreğine sağlık Can kardeş.”

 yilmazparlar@yahoo.com

kaynak; https://www.nethaberajans.com/22022020ruhesinnerede.html

22 Şubat 2020 Cumartesi

Genç yetenek ünlü astrolog Bilge Ak’dan farklı astroloji.-Yılmaz Parlar


HABERLERHABERLERHABERLERHABERLERHABERLER







Astrolojide Türkiye Ekonomisi

Astroloji bir dildir. Bunu anlarsanız, gökyüzünün şifresini konuşursunuz. Hava raporu gibidir; gelecekte hangi koşullarla karşılaşacağınız anlatılır. Hava durumu uzmanı muhtemelen yağmur yağacağını söylüyorsa, bir şemsiye sunuyor. Bu tavsiyeye uyarsanız ısınmazsınız.



Genç yetenekli ünlü astrolog Bilge Ak'dan farklı astroloji. Tıpta beslenebiliyor, sağlık sisteminin ana anahtarı olduğu gibi, astrolojide astrologun yeteneği de başarısının ana anahtarıdır. Astrolog doğru olmalı.
Yurtiçi yurt dışı ekonomi üniversitelerden mezuniyeti ve yüksek lisansları olan Bilge Ak ekonomist olarak iş hayatına girdi. Ancak astronomiye derin tutkusundan dolayı noktaladı.
Ekonomi eğitimleri süreci aynı paralellikte en ünlü astroloji duayenlerden eğitimini aldıkdan ve uzun süreli araştırma deneyimlemelerden sonra astrolog olarak varlığını göstermektedir.
Derin ve yıllarının çok ötesinde bilgeliğiyle, tüm vizyon sahibi girişimcilere yönelik yol haritasını çiziyor, eğitimler veriyor.
Çalışmalarına güçlü bir lazer keskinliğiyle analiz ve derin maneviyat karışımını getiren Liderlik, sadakat ve motivasyonla birlikde akıl hocalığı yeteneği, işletme sahiplerinin yararlanabilecekleri nadir bir güzellik olarak gördükleri genç yetenek ünlü astrolog Bilge Ak'ı.

Benim astronomi haritama baktıktan sonra Dünya ve Türkiye ekonomileri hakkında söyledikleri son derece şaşırtıcı. Ancak her şeyin saklanabileceğiyle ilgili verileri yazmam açıklamam doğru olmaz. Ama bende kayıtlı değil.
Özet olarak; “Satürn ve Plüton kavuşumu, 2020’ye damgasını vuracak. Dünya, Türkiye ve bireysel olarak hepimiz büyük değişim ve dönüşümlere hazır olmalıyız. Yeni bir ekonomik düzenin oluşması ve oluşması için belki de mevcut ekonomik sistemin çökmesi gerekiyor.” şeklinde tablo çizdi. Ayrıca dünya siyasetinde olacakları ve afetler hakkında söyledikleri de bende saklı.
Astroloji, gizli bir bilim olarak, bir yandan, sezgi, deneyim, geniş - derin bir sembolizm anlayışı ve onu belirli durumların analizinde kullanma yeteneklerini içerir. Öte yandan, bir bilim olan astroloji, genel yöntemler kullanır ve hayal gücü ne kadar zengin olursa olsun, herkesin bir bakış açısına ulaşmasını mümkün kılar.
Astrolojik tahmin bilimsel bir tahmindir. Sonuç olarak, bilimsel bir tahmin, önerilen varsayımlar veya kabul edilen teorilerin sonuçlarının bir sonucudur. Bir anlamda, profesyonel astrolojik çalışma, zamanın bilimsel başarılarının bilgileri ve kapsamlı uzmanlık yeteneğine dayanan, bir teşhis uzmanının çalışmasının farklı olmadığı, ancak süper güçler ve sihir üzerine değil.
Uzun zamandan beri bir gazeteciyim, iç dünyamla oldukça temas halindeydim, astrolojiye olan güçlü hakimiyeti ve temeli pragmatizmi nedeniyle Bilge Ak ile çalışmaya ilgi duyuldu. İç dünyamı daha önce hiç yaşamadığım şekilde haritalamaya yardımcı olan bir süreç olsa da bana Bilge Ak rehberlik etti. İşimde bazı bölümlerin neden bağlı olduğu konusunda netliğe erişmenin bir yerdeydim ve aşıkkar olanın ötesinde nedenler arıyordum. işimde dört elemanın nasıl oynandığını ve büyümenin başarısız olduğunu nasıl bir araya getirebileceğimi görmeme yardımcı oldu. Bu çerçeve çok faydalı oldu.
Kadınların enerjisiyle birleşen zekası, bilgeliği, benzersiz ifadesiyle, Bilge Ak hayatlarında rehberliğe ihtiyaç duyanlar için adeta gizli bir silah niteliğinde, modern araştırmala eski uygulamaları birleştiren modern bir bilge kadındır.


Doğum haritanızla derinden bağlantıyı kurar ve göreviniz hakkında netleşmenizi sağlar. Eğer sonuçlarda bir atılım, gelişmelerin nasıl olduğu ve gerçekten görüldüğü, görülmemesi ve görülmesi konusunda bir anlayışların tamamında, Astrolog Bilge Ak başarının yaşamının dengesi, sağlık ve genel olarak yaşamak olduğunu anlayan bir sıradanların ötesinde görmenizi sağlayabilir.


Astrolog Bilge Ak, son derece pragmatik ve girişimcilerin işlerinin kalıplarını - geliştiklerini anlamalarına yardımcı olmak, potansiyellerinde var olan olumsuzlukların ortaya çıkması konusunda yeteneklidir.


İnsanın en doğuşunu keşfetmesi ve ışık yasasına göre onu bilincini yerine getirebilmesi gibi sadece kalıpları işaretleyen bir parmak olan astorlojinin faydalı fonksiyonlarını yapar.


yılmazparlar@yahoo.com