Czech Food Festival 2025, İstanbul’da Elit Konuklarla Lezzet, Müzik ve Kültür Şölenine Dönüştü
Çek Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Olga Hajflerová’nın ev sahipliğinde 16-17 Mayıs 2025 tarihlerinde gerçekleşen “Czech Food Festival”, İstanbul’un gözde mekanlarından Welldone Midpoint’te adeta kültürel bir rüya gibi yaşandı.
Çek Gastronomisi Sahnede Parladı
Çek Lezzetleri İstanbul’da Büyüledi
İki gün süren festivalde Çek mutfağının özgün lezzetleri, İstanbul’un seçkin davetlilerine sunuldu. Şnitzel’den gulaşa, geleneksel patates yemeklerinden tatlılara kadar uzanan geniş menü; görselliğiyle olduğu kadar damakta bıraktığı izlenimle de katılımcılardan tam not aldı.
Bohemya'nın Harika Bira Kültürü
Bira severlerinin favorisi Budweiser Budvar. Çek, dünya çapında ünlü bir bira kültürüne sahiptir. Bohemya bölgesinde üretilen biralar, uzun bir tarihe dayanan geleneksel üretim teknikleriyle ünlüdür.
Bir Festivalden Çok Daha Fazlası
Kültürel Buluşma
Czech Food Festival” adıyla Lezzet Dolu Bir Şölene Ev Sahipliği Yaptı, Sadece bir gastronomi deneyimi değil, aynı zamanda bir dostluk ve kültür paylaşımı şöleni olan etkinlikte, Çek Cumhuriyeti ile Türkiye arasındaki kültürel bağlar güçlendirildi. Festival, iki ülke halkının ortak değerlerine ve karşılıklı saygıya dayalı ilişkilerine adeta bir övgü niteliğindeydi.
Sanat, Müzik, Neşe Bir Arada
Etkinlikte sahne alan Çek Cumhuriyetdengelen özel orkestra, geceye unutulmaz melodilerle eşlik etti. Müzik eşliğinde dans eden konuklar, Çek biralarının ve geleneksel lezzetlerin tadını doyasıya çıkardı. İstanbul gecesine damga vuran atmosfer, “Avrupa’nın kalbinden İstanbul’a uzanan bir lezzet ve neşe rüzgarı” olarak hafızalara kazındı.
Festivale Özel İlgi
Konsolosluk üst düzey isimlerden, Tolga Çevik, Rene Danoek ve Jakub Dluhosch, festival boyunca konuklarla birebir ilgilenerek dostane sohbetleriyle geceye ayrı bir değer kattı. Bu özel ilgiler, organizasyonun sıcaklığını artırdı ve katılımcılar tarafından büyük takdir topladı.
Çek Cumhuriyeti’nden Kültürel Zerafet
Başkonsolos Olga Hajflerová, organizasyonun başarısında kilit rol oynarken, İstanbul’un bu seçkin buluşmaya gösterdiği ilgi, karşılıklı kültürel alışverişin ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha gösterdi.
Czech Food Festıval 2025: Unutulmayacak Bir Lezzet Ve Kültür Hatırası
Gecenin sonunda, “İyi ki geldik” diyen misafirlerin memnuniyeti; festivalin sadece başarılı değil, aynı zamanda unutulmaz olduğunu kanıtladı.
Kuzey Kıbrıs Turizmine İstanbul’dan Güçlü Tanıtım, KKTC Ada Kıbrıs Lansmanı Yapıldı
Turizmin Yükselen Yıldızı KKTC, Kültürü, Gastronomisi ve Doğasıyla Tanıtıldı
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) turizm potansiyelini dünya vitrinine taşımayı hedefleyen “KKTC Ada Kıbrıs Lansmanı”, 16 Mayıs 2025 Cuma günü İstanbul CVK Park Bosphorus Hotel’de geniş katılımlı bir organizasyonla gerçekleşti.
Lansmana, Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC’nin üst düzey devlet yetkililerinden, turizm sektörünün önde gelen temsilcilerine, akademisyenlerden medya ve iş dünyasının seçkin isimlerine kadar çok sayıda davetli katıldı.
Devlet Zirvesinden Tam Destek
Etkinlikte TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC Başbakanı Ünal Üstel, TC Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, KKTC Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, KKTC Milletvekili Serhat Akpınar, DMW Başkanı Ferhat Bozçelik, TKKTTO Başkanı Prof. Dr. Uğur Özgöker, eski Ekonomi Ataşesi Cahit Kayıarslan, KTKD İstanbul Şube Başkanı Zehra Eray ve Pegasus Havayolları Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet T. Nane gibi önemli isimler yer aldı.
Peotokol Konuşma sırasına göre;
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, KKTC ile Turizm İş Birliğini Güçlendirecek Yeni Kampanyayı Duyurdu
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) arasındaki turizm iş birliğini güçlendirmek amacıyla yeni bir tanıtım kampanyası başlatıldığını açıkladı. "Ada Kıbrıs Değişim Kampanyası" adı verilen proje, KKTC'nin doğal güzelliklerini, tarihî mirasını ve kültürel zenginliklerini dünyaya tanıtmayı hedefliyor.
Bakan Ersoy, yaptığı konuşmada, iki ülke arasındaki iktisadi ve mali iş birliği anlaşmalarının her yıl güncellendiğini belirterek, bu yılki bütçenin önemli bir kısmının KKTC'nin Türkiye'de tanıtımına ayrılacağını ifade etti. Geçtiğimiz yıl başlatılan ortak tanıtım çalışmalarının bu yıl daha kapsamlı şekilde sürdürüleceği vurgulandı.
Dijital Platformlarda ve Uluslararası Pazarlarda Tanıtım
Kampanya kapsamında Instagram, YouTube gibi dijital platformlarda KKTC'nin ruhunu yansıtan reklam ve içeriklerin milyonlara ulaştırılacağı kaydedildi. Ayrıca, İngiltere ve diğer uluslararası pazarlarda da tanıtım faaliyetleri yürütülecek.
Bakan Ersoy, "Kuzey Kıbrıs yalnızca bir turizm destinasyonu değil, aynı zamanda ortak kültürümüzün ve geleceğimizin bir parçasıdır. Bu kampanya ile adanın eşsiz kimliğini tüm dünyaya anlatacağız" dedi.
Projenin, Türkiye Tanıtım ve Geliştirme Ajansı ile KKTC Turizm ve Çevre Bakanlığı'nın ortak çalışmasıyla yürütüleceği belirtildi.
Bakan, konuşmasını KKTC'nin turizm potansiyeline olan inancını vurgulayarak tamamladı ve emeği geçenlere teşekkür etti.
KKTC Bakanı Ataoğlu, "Anavatan Türkiye ile Turizm İş Birliğimiz Artarak Devam Edecek"
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Türkiye ile ortak yürüttükleri turizm tanıtım çalışmalarının önemini vurgulayarak, "Bu iş birliği, KKTC turizmini daha ileriye taşıyacak" dedi.
"Ada Kıbrıs Projesi Anavatan’a Bir Dokunuştur"
Bakan Ataoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve ekibine teşekkür ederek başladığı konuşmasında, "Ada Kıbrıs" kampanyasının, Anavatan Türkiye’de yaşayan vatandaşların KKTC’yi daha yakından tanıması için önemli bir fırsat olduğunu belirtti.
"Bu proje, Türkiye’nin en ücra köşesindeki kardeşlerimize bir davet niteliğindedir" diyen Ataoğlu, Türkiye’deki televizyonlarda yayınlanan tanıtımların KKTC’nin bilinirliğini artırdığını ifade etti.
"Turizm Ekonomiye Güç Katacak"
KKTC’nin turizm sektöründeki potansiyeline dikkat çeken Ataoğlu, "Yaptığımız çalışmalar, ülke ekonomisine ciddi bir katkı sağlayacak. Önümüzdeki dönemde bu iş birliği daha da artarak devam edecek" şeklinde konuştu.
Bakan Ataoğlu, Türkiye’deki yerel televizyonlarda KKTC’nin tanıtımının yapılmasının önemini vurgulayarak, "Eksikliklerimizi görüyoruz ve bunları suçlamadan, sorumluluk alarak gidermeye çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
"Yeni Hedefler ve Müjdeler Yakında"
KKTC ve Türkiye’nin ortaklaşa yürüttüğü turizm çalışmalarının geleceğine dair müjdeler vereceğini belirten Ataoğlu, "Önümüzdeki süreçte yeni hedefler koyacağız ve bu hedeflere nasıl ulaştığımızı paylaşacağız" dedi.
Konuşmasını, emeği geçenlere teşekkür ederek tamamlayan Bakan Ataoğlu, "Türkiye ile birlikte bu yolculukta olmaktan gurur duyuyoruz" diyerek sözlerini sonlandırdı.
KKTC Başbakanı Ünal Üstel, İstanbul'da düzenlenen "Ada Kıbrıs" tanıtım kampanyasında yaptığı konuşmada, Kuzey Kıbrıs'ın uluslararası arenada doğru şekilde anlatılması için yeni bir dönem başlattıklarını açıkladı.
"Yıllardır Sürdürülen Yanlış Algıyı Değiştirme Zamanı"
Üstel, KKTC'nin yıllardır uluslararası izolasyonlar, uçuş ambargoları ve olumsuz algılarla mücadele ettiğini belirterek, "Türk insanına bile ülkemizin potansiyelini gerektiği gibi anlatamadığımız dönemler oldu" dedi. Artık yüzeysel algıların değil, hakikatin öne çıkmasını istediklerini vurguladı.
Hülya Avşar'ın İtirafı Kampanyanın Özeti
Konuşmasında sanatçı Hülya Avşar'ın KKTC ziyaretiyle ilgili sözlerine de yer veren Üstel, "Avşar, 'Yıllardır Kıbrıs'a geliyorum ama bu sefer ilk kez Kıbrıs'ı yaşadım' dedi. İşte bu samimi itiraf, anlatmak istediğimiz yeni bakış açısının ta kendisidir" ifadelerini kullandı.
"Yunan Adalarında Ne Varsa Bizde Fazlası Var"
KKTC'nin artık "kısa bir mola" değil, keşfedilecek bir kültür ve yaşanacak bir atmosfer olarak tanıtılacağını belirten Üstel, "Yunan adaları dünya çapında bir tanıtım başarısı yakalıyorsa, biz gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz ki; o adalarda ne varsa bizde fazlası var" dedi.
Türkiye İle Stratejik İş Birliği Vurgusu
Kampanyanın Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasındaki stratejik iş birliğinin bir sonucu olduğunu belirten Üstel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve KKTC Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu'na teşekkür etti.
Türk Medyasına Çağrı
Üstel, Türk medyasına da seslenerek, "Kıbrıs'la ilgili olumsuz haberler yerine, adayı bir tatil cenneti olarak gösterin. Artık 'Kıbrıs sorunu' klişesinden kurtulmamız gerekiyor" çağrısında bulundu.
Rum Kesiminin Baskılarına Dikkat Çekti
Rum kesiminin turizmcilere, inşaat sektörüne ve öğrencilere yönelik baskılarına da değinen Üstel, "Tek çıkış yolumuz Anavatan Türkiye'den gelecek turistler ve yatırımcılardır" diyerek sözlerini tamamladı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "KKTC Turizmi İçin Tarihi Adımlar Atıyoruz"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, KKTC Turizm Master Planı ve "Ada Kıbrıs" iletişim kampanyasının tanıtımında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin KKTC turizmine verdiği desteğin altını çizerek önemli açıklamalarda bulundu.
"KKTC Turizmi İçin Tarihi Fırsat" Yılmaz, KKTC'nin turizm potansiyeline vurgu yaparak, "Akdeniz'in kalbinde yer alan bu eşsiz coğrafyanın doğası, kültürü ve insanıyla dünya turizminde hak ettiği yeri alması için çalışıyoruz" dedi. Türkiye'nin geçen yıl 62 milyon turistle dünyanın dördüncü turizm destinasyonu olduğunu hatırlatan Yılmaz, bu başarının KKTC'ye de yansıyacağını ifade etti.
122 Milyon TL'lik Destek KKTC turizmine Türkiye'nin sağladığı desteğin boyutlarını açıklayan Yılmaz:
2024 yılından bu yana turizm ve kültür alanında 122 milyon TL kaynak tahsis edildiğini
Toplam mali işbirliği paketinin 21 milyar TL'ye ulaştığını
137 projeye 373 milyon TL hibe desteği sağlandığını açıkladı.
Tarihi Miras Vurgusu Yılmaz, KKTC'nin tarihi zenginliklerine dikkat çekerek:
Girne Kalesi'nden Bellapais Manastırı'na
Salamis Antik Kenti'nden Büyük Han'a kadar pek çok tarihi eserin turizme kazandırıldığını
Gazimağusa surları ve Seramik Antik Kenti düzenleme çalışmalarının devam ettiğini belirtti.
"Türk Hava Yolları'ndan Müjde Yakında" Yılmaz, KKTC'ye ulaşım kolaylığı sağlanması için Türk Hava Yolları'nın yeni düzenlemeler üzerinde çalıştığını ve yakında müjdeli haberlerin geleceğini duyurdu.
Siyasi Çözüm Mesajı Konuşmasında KKTC'nin uluslararası statüsüne de değinen Yılmaz:
"Sayın Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın ortaya koyduğu iki devletli çözüm vizyonunun arkasındayız"
"50 yıldır devam eden haksız izolasyonlar karşısında KKTC'nin haklarını savunmaya devam edeceğiz" mesajını verdi.
Teşekkürler Yılmaz konuşmasını:
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'a
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a
Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'na teşekkür ederek tamamladı.
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, "Kıbrıs'ı Turizmde Hak Ettiği Yere Taşıyacağız"
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, İstanbul'daki tanıtım etkinliğinde yaptığı konuşmada KKTC'nin turizm potansiyeli ve gelecek vizyonuna ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Tarihi Miras ve Turizm Potansiyeli Tatar konuşmasında:
Kıbrıs'ın 10 bin yıllık tarihi ve Osmanlı mirasına vurgu yaparak,
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'la birlikte Selimiye Camii'nin restorasyonunu incelediklerini,
Girne'den Gazimağusa'ya kadar tüm bölgelerin eşsiz turizm potansiyeli olduğunu belirtti.
Ulaşımda Dev Atılım
"Eskiden haftada 1-2 sefer olan uçuşların şimdi ayda 600 sefere çıktığını",
"Yıllık 500 bin yolcu kapasitesine ulaşıldığını" açıkladı.
Ercan Havalimanı'nın 35 bin kapasiteli yeni terminalinin büyük bir ihtiyacı karşıladığını ifade etti.
Teknofest'in Etkisi
Kıbrıs'ta düzenlenen Teknofest'in büyük başarısına değinen Tatar:
"225 bin kişinin katılımıyla KKTC'nin tüm dünyaya tanıtıldığını",
Selçuk Bayraktar'a özel teşekkürlerini iletti.
Turizmde Kalite Vurgusu
"Restoranlardan mağazalara kadar tüm hizmet sektörünün kalitesini artırmaya devam edeceğiz" diyen Tatar,
Doğal güzelliklerin korunması ve sürdürülebilir turizm politikalarının önemine dikkat çekti.
Ekonomik İşbirliği
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'a teşekkür eden Tatar:
"Türkiye ile ekonomik işbirliğimiz geleceğe dair güven veriyor" mesajını paylaştı.
Altyapı yatırımları ve turizm projelerinin hızla devam ettiğini belirtti.
"Türk askerinin garantörlüğü bizim için vazgeçilmezdir" açıklamasını yaptı.
Rum tarafının uzlaşmaz tutumuna rağmen KKTC'nin uluslararası arenada tanınması için çalışmaya devam edeceklerini vurguladı.
Teşekkürler Tatar konuşmasını:
Türkiye Cumhuriyeti'ne,
Kültür ve Turizm Bakanlığı'na,
Etkinliğe katılan tüm misafirlere teşekkür ederek tamamladı.
Kıbrıs’ın Turizm Hazinesi Tanıtıldı
Protokol konuşmalarının ardından, KKTC’nin tarihi, doğal güzellikleri, kültürü ve zengin Kıbrıs mutfağı üzerine hazırlanan tanıtım videoları ve sunumlarla adanın farklı bölgeleri detaylı biçimde tanıtıldı.
Lansmanda özellikle Karpaz Yarımadası, Girne’nin tarihi dokusu, Gazi Mağusa’nın kültürel mirası, Lefkoşa’nın çok kültürlü yapısı ve Beşparmak Dağları’nın eşsiz manzaraları vurgulanırken, gastronomi sunumlarında da Hellim peyniri, Şeftali kebabı, Molehiya yemeği, Kolokas ve Kıbrıs Tatlısı gibi coğrafi işaretli ürünler ön plana çıkarıldı.
Kıbrıs Halk Oyunları lansmana renk katdı.
Kıbrıs Turizmi İçin Yeni Dönem
Bu lansman ile birlikte, KKTC’nin özellikle gastronomi, kültür ve doğa turizmi alanlarında yeni pazarlara açılma hedefi dikkat çekti. Tanıtımda verilen mesajlar arasında doğa ile iç içe tatil, güvenli seyahat, Türk mutfağının Kıbrıs’la harmanlanmış hali, sıcak misafirperverlik ve alternatif destinasyon arayan turistler için cazibe merkezi olma vizyonu öne çıktı.
"Golden Apple" Gururu Başkan Ali Boltaç'ın Liderliğinde Gerçek Oldu
FIJET’in “Turizmin Oscar’ı” Altın Elma Ödülü, Tarsus’a Işık Tuttu
10 Bin Yıllık Tarih, Geleceğe Açılan Kapı Oldu
Tarih boyunca Anadolu’nun kalbinde yükselen ve medeniyetlerin altın halkası olarak kabul edilen Tarsus, bu yıl Uluslararası Turizm Yazarları ve Gazetecileri Federasyonu (FIJET) tarafından turizmin Nobel’i sayılan “Golden Apple” (Altın Elma) ödülüne layık görüldü. Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç’ın vizyoner liderliğinde, Saint Paul Meydanı’nda düzenlenen görkemli tören, sadece bir ödülün teslimi değil; aynı zamanda medeniyetin, barışın ve ortak değerlerin taçlandığı bir kutlama haline dönüştü.
Tarsus ile Palazzolo Acreide Arasında Tarihi Kardeş Şehir Protokolü İmzalandı
Program kapsamında, Tarsus ile İtalya'nın Palazzolo Acreide kenti arasında tarihi bir kardeş şehir protokolü imzalandı. Bu önemli adım, Tarsus'un dünya kenti kimliğini pekiştiren ve uluslararası dostluk ile kültürel iş birliğini güçlendiren anlamlı bir gelişme olarak kayıtlara geçti.
Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç törende yaptığı konuşmada şehrin köklü tarihine ve kültürel zenginliğine dikkat çekerek şunları söyledi:
"Tarsus, 10 bin yıllık geçmişiyle kadim bir şehir. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, Saint Paul gibi insanlık tarihine iz bırakmış önemli şahsiyetlerin yaşadığı bir kenttir. Bugün sizlerle birlikte adımladığımız tarihi sokaklarda bu zengin mirası bir kez daha derinden hissettik. Tarsus'ta Müslümanların Eshab-ı Kehf’i, Hristiyanların Aziz Paul’u, Musevilerin ise Danyal Peygamber’i bir arada bulunuyor. Bu eşsiz tarihî ve kültürel doku, şehrimize büyük bir değer katıyor. Ayrıca Tarsus, Akdeniz'in sıcakkanlı ve misafirperver insanları ile özgün mutfağı sayesinde de fark yaratan bir şehirdir. Bugün, bu ortak değerler ve kültürel zenginlikler doğrultusunda Palazzolo Acreide ile kardeş şehir protokolü imzalamaktan büyük bir mutluluk ve gurur duyuyoruz."
İmzalanan protokolün, ilerleyen dönemde iki şehir arasında kültürel alışverişin, turizmin ve ortak projelerin gelişmesine önemli katkılar sağlaması bekleniyor.
“Tarsus, Dünya Kültür Haritasında Artık Bir Işık Noktasıdır”
Tarsus’un ödüle uzanan hikâyesi sadece tarihi eserlerden, kutsal mekânlardan ya da eşsiz mutfağından ibaret değil. Bu başarı, belediye liderliğinden halkına, emekçisinden sanatçısına dek herkesin yürekten inşa ettiği bir geleceğin meyvesidir.
FIJET Başkanı Ticani Haddad, ödülü verirken şu sözlerle Başkan Boltaç’a teşekkür etti:
"Altın Elma’yı, doğaya ve tarihe saygı gösteren, geçmişin mirasını geleceğe taşıyan şehirler hak eder. Başkan Boltaç, bu değerleri yalnız temsil etmedi; aynı zamanda yaşattı."
Başkan Ali Boltaç’tan Unutulmaz Sözler,
“Bu Şehir, Tüm İnançların Kardeşliğidir”
“Tarsus, 11 bin yıllık bir medeniyetin taşıyıcısıdır. Aziz Pavlus'un izinden yürürken, Eshab-ı Kehf’in huzurunda secdeye varan, Danyal Peygamber’in duasını hisseden bir şehirde yaşıyoruz. Bu ödül, bu kadim birikimin dünya nezdinde tanınmasının nişanesidir.”
Ali Boltaç, sadece belediyecilik yapan bir başkan değil; bir arkeolog kadar geçmişe, bir mimar kadar geleceğe, bir lider kadar bugüne odaklanan bir yönetişim anlayışı sunuyor. Tarsus’u, İtalya’nın Palazzolo Acreide kentiyle kardeş şehir yaparak kültür diplomasisinde bir adım öne taşıyan Boltaç, bu stratejik vizyonuyla belediyeciliğin rotasını Akdeniz’in ortak uygarlığına çevirdi.
Vizyon, "5 Milyon Turist" ve Yeni Tarsus Hikayesi
“Geç kalmadık, tam zamanındayız” diyerek sahneyi coşkulu bir kararlılıkla dolduran Boltaç, konuşmasında sanayi, emlak, gastronomi ve kültür turizmini kapsayan bütüncül bir kalkınma planını dile getirdi.
“Birlikte ‘turizm destinasyonu Tarsus’u’ inşa edeceğiz. Artık sadece geçilen değil, kalınan bir şehir olacağız.”
Ekip Ruhu, Kent Aklı
Ali Boltaç, bu ödülü şahsi bir başarı değil, Tarsus’un kolektif dirilişinin belgesi olarak niteledi:
“Bu ödül, gece gündüz çalışan temizlik işçisinden, vizyon ortaya koyan meclis üyemize kadar herkesindir. Bu şehirde siyasi değil, insani bir belediye başkanlığı yapıyorum.”
Kaymakam Akyüz, “
Tarsus’un Hak Ettiği Değer Artık Dünya Sahnesinde”
Tarsus Kaymakamı Mehmet Ali Akyüz ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“On bin yıllık kadim şehrimiz, bugün uluslararası platformda hak ettiği değeri bulmuştur. FIJET’e ve bu sürece katkı sunan herkese şükranlarımı sunuyorum.”
Hüseyin Kurtoğulları,
"Tarsus, 10.000 Yıllık Tarihiyle Dünyaya Açılıyor"
"Bu ödül, Tarsus'un küresel turizm haritasında hak ettiği yeri alması için bir milattır. Aziz Pavlus'tan Danyal Peygamber'e, Kleopatra Kapısı'ndan gastronomi mirasına kadar bu şehir, inanç ve kültür turizminin eşsiz bir merkezi olmalıdır."
Stratejik Çağrı, "Artık uluslararası festivaller, akademik çalışmalar ve dijital tanıtımlarla Tarsus'un hikâyesini tüm dünyaya anlatmalıyız. Bu ödül bir başlangıç, asıl hedef sürdürülebilir bir turizm ekonomisi yaratmak."
Stratejik Katkılar, FIJET’ten Tarsus’a 3 Altın Öneri
FIJET Türkiye Başkanı Gürhan Boztepe, Tarsus’un potansiyeline dikkat çekerek üç önemli katkı sundu:
Kültür Otobüsü Projesi, Tarsus’un kültürel varlıklarını mobil olarak tanıtacak bir proje önerisi.
İtalyan İşbirliğiyle Lezzet Turları, Gastronomide uluslararası işbirliğiyle yeni pazarlara açılım.
Emlak ve Yatırım Değerlemesi, Artan turizm ilgisiyle gayrimenkul ve yatırım değerlerinin yükseltilmesi.
Altın Elma ile Altın Çağ Başlıyor
Tarsus, artık yalnızca geçmişiyle değil; geleceğiyle de dünyanın radarına giriyor. Başkan Ali Boltaç’ın ifadesiyle:
“Bu şehirde ihanetin karşısında, halkın ve tarihin yanında duracağız. Tarsus artık bir dünya kentidir!”
Delal Atamdede (FIJET Başkan Yardımcısı),
"Altın Elma, Tarsus'un Potansiyelinin İlk Adımı"
"FIJET'in 70. yılında bu ödülü Tarsus'a vermekten gurur duyuyoruz. Ancak bu, yolun başı. Kültür rotaları, gastronomi turları ve yerel halkın katılımı olmadan kalıcı başarı mümkün değil."
Kültürle Taçlanan Tören
Törenin ardından gerçekleşen gala gecesinde keman sanatçısı Anna Mıadzvedzeva ve kanun virtüözü Ahmet Baran sahne alarak davetlilere müzik şöleni sundu. Bu gece, sadece bir ödülün kutlandığı değil, medeniyetler arasında kültürel köprülerin inşa edildiği bir gece olarak hafızalara kazındı
Konser Sonrası Anna Mıadzvedzeva ile yaptığımız özel söyleşide
Anna Miadzvedzeva, Müziğin Büyüleyici Dünyasında Bir Yıldız
1996’da Belarus’un Mogilev kentinde doğan Anna Miadzvedzeva, müziğe adanmış hayatıyla dünya çapında iz bırakan bir sanatçıdır.
Elektro keman performansları ve kendine özgü neon ışık şovu ile seyircilere unutulmaz anlar yaşatıyor. Bu benzersiz gösteri, dünyada eşi benzeri olmayan bir deneyim sunarak galalar, lüks düğünler, uluslararası fuarlar ve Michelin yıldızlı restoranlar gibi prestijli etkinliklerde büyük beğeni topluyor.
UEFA, BMW, Lexus, Samsung, Vodafone, Koç Holding gibi dev markalarla iş birliği yapan Anna, aynı zamanda özel dikim haute couture kostümleri ve el yapımı kanatlarıyla sahne performanslarını bir sanat eserine dönüştürüyor.
Murat Boz, Gülçin Ergül gibi ünlü isimlerle çalışmış, Netflix’in "Zaferin Rengi" filmi ve "Mandi" dizisi gibi projelerde oyunculuğuyla da dikkat çekmiştir.
Müzik kariyerine ek olarak, 5 yıldızlı otellerde ve özel organizasyonlarda sahne almayı sürdüren Anna, dört dil bilmesi ve çok yönlü sanatsal yetenekleriyle de öne çıkıyor.
Piyano çalmaktan kostüm tasarımına, dalıştan DJ’liğe kadar geniş bir ilgi alanına sahip olan bu yetenekli sanatçı, müziği ve sanatı birleştirerek izleyicilere büyülü bir dünya sunmaya devam ediyor.
26 Ocak 2025 Pazar günü, Türkistanlılar Kültür ve Sosyal Yardım Derneği'nde, Birlik ve Kültür Gecesi konseptiyle, Dağıstan Türkleri ve Halkları Kültür Gecesi düzenlendi
Türkistanlılar Kültür ve Sosyal Yardım Derneği’nin ev sahipliğinde, Dağıstan Türkleri ve Halkları Derneği’nin organizasyonuyla gerçekleştirilen özel gece, Kafkas kökenli Türkleri bir araya getirdi. Tarih, kültür ve birlik mesajlarının ön plana çıktığı geceye önemli isimler katılarak konuşmalar gerçekleştirdi.
Gecede; Dağıstan Türkleri ve Halkları Derneği Başkanı Zümrüt Kızrıeva,, Dağıstan Türkleri ve Halkları Derneği Başkan Yardımcısı Rashad Yusubov, Topkapı Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cihat Yaycı,, Umay Ana Türk Dünyası Kadınlar Birliği Başkanı Prof. Dr. Mualla Uydu Yücel,, TÜRKSOY Kazakistan Başdanışmanı Yerzhan Uaıs, Türkistanlılar Kültür ve Sosyal Yardım Derneği Başkanı Ekber Yassa,, Tarihçi Âlim Makhsav birer konuşma yaptı.
Geceyi renklendiren etkinlikler arasında halk dansı gösterileri, geleneksel yemek sunumları ve müzik performansları yer aldı.
Başkan Yardımcısı Rashad Yusubov: “Değerlerimiz Bizim Kimliğimizdir”
Dağıstan Türkleri ve Halkları Derneği Başkan Yardımcısı Rashad Yusubov, kültürel zenginliklerin ve farklılıkların, bir toplumun en güçlü yönü olduğunu ifade etti. Konuşmasında, geçmişten günümüze aktarılan değerlerin birleştirici gücünü şöyle özetledi:
“Bugün burada, farklılıklarımızın ne kadar büyük bir zenginlik olduğunu görüyoruz. Dağıstan’ın köklü tarihi ve gelenekleri, birlik ve beraberliğimizin temel taşlarıdır. Her köy, her gelenek bizi biz yapan değerleri içinde barındırır. Bu değerlerimizi korumak ve yaşatmak için çalışmaya devam edeceğiz.”
Başkan Zümrüt Kızrıeva: “Kültürümüzü ve Birliğimizi Yaşatıyoruz”
Dağıstan Türkleri ve Halkları Derneği Başkanı Zümrüt Kızrıeva konuşmasında, genç nesillere kültürel mirasın aktarılmasının önemini vurguladı:
“Bugün burada kültürümüzü tanıtmak, milletimizi bir araya getirmek için toplandık. Bu programları, geleceğimiz olan gençlerimizi birleştirmek ve köklerimizi unutmamak için yapıyoruz. İnşallah daha büyük projelere hep birlikte imza atacağız.”dedi
Tarihçi Âlim Makhsav’un Kuzey Kafkasya Sunumu, Coğrafi ve Etnik Yapı
Kuzey Kafkasya'nın Coğrafi Konumu
Konum Bilgisi: Kuzey Kafkasya, Rusya'nın güneyinde, Kafkas Dağları'nın kuzey yamaçlarında yer alır.
Sınırlar: Bölge, doğuda Hazar Denizi ve batıda Karadeniz ile çevrilidir. Toplam yüzölçümü yaklaşık 223.714 km²’dir.
Öne Çıkan Dağlar: Kafkas Dağları’nda Avrupa’nın en yüksek zirvesi olan Elbrus Dağı (5.642 metre) bulunmaktadır.
Bölgenin İklimi
İklim Özellikleri: Dağlık alanlar genellikle serin ve karasal iklimle karakterize edilirken, ovalarda daha sıcak ve ılıman koşullar hakimdir.
Siyasi Harita ve Yönetim Yapısı
Kuzey Kafkasya, iki kray ve yedi cumhuriyete ayrılmıştır:
Kraylar: Krasnodar Kray ve Stavropol Kray.
Cumhuriyetler; Adıgey Cumhuriyeti, Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti, Kabardey-Balkar Cumhuriyeti, Kuzey Osetya-Alanya Cumhuriyeti, İnguşetya Cumhuriyeti, Çeçen Cumhuriyeti, Dağıstan Cumhuriyeti
Etnik Çeşitlilik
Etnik Yapı: Kuzey Kafkasya, dünyanın en çok etnik çeşitliliğe sahip bölgelerinden biridir. Yaklaşık 100’den fazla halkın yaşadığı bilinmektedir.
Büyük Etnik Gruplar: Çeçenler, Avarlar (yaklaşık 1.5 milyon), Adigeler (700.000-750.000), Kabardeyler ve Karaçay-Çerkesler gibi gruplar, bölgenin demografik yapısında önemli yer tutar.
Parçalanmış Yapılar: Avarlar gibi bazı etnik gruplar, birçok alt gruba ayrılmaktadır.
Diller ve Kültürel Grup Dağılımı
Dil Aileleri: Bölgede Hint-Avrupa, Altay ve Kafkas dil ailelerinden gruplar yaşamaktadır. Özellikle Kafkas dil ailesi, yerel dillerin çeşitliliğini yansıtır.
Türk Dilleri: Bölgede Kipçak grubuna ait Türk dilleri konuşulmaktadır. Karaçay-Balkar Türkçesi ve Nogayca, bu dillerin en bilinen örneklerindendir.
Dağıstan’ın Özgünlüğü
Etnik Çeşitlilik: Dağıstan, farklı etnik grupların ve dillerin bir arada yaşadığı, benzersiz bir yapıya sahiptir. Bazı köylerde yalnızca bir milletin yaşaması gibi durumlar yaygındır.
Kültürel Zenginlik: Dağıstan’da etnik gruplar arasındaki uyum, bölgenin sosyal dokusunu zenginleştiren önemli bir unsurdur.
Kuzey Kafkasya, coğrafi, etnik ve kültürel açıdan oldukça karmaşık ve zengindir. Bölgedeki çeşitlilik, yalnızca yerel toplumlar için değil, dünya genelindeki etnografik ve kültürel çalışmalar için büyük bir potansiyel taşımaktadır. Bu özellikler, bölgenin hem tarihi hem de siyasi önemini artırmaktadır.
Doç. Dr. Cihat Yaycı, “Dağıstan, Türk Dünyası’nın Kalesidir”
Topkapı Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cihat Yaycı, konuşmasında Kafkas Türklerinin tarihî ve kültürel bağlarına dikkat çekti. Dağıstan’ı Türk birliğinin önemli bir parçası olarak tanımlayan Yaycı, şu ifadeleri kullandı:
“Dağıstan sadece bir bölge değil, Türk dünyasının kalesidir. Ancak üzülerek belirtmeliyim ki Rus ve İngiliz propagandaları, halkları bölerek bizi bir köye indirgemeye çalışmıştır. Avarlar, Kumuklar, Nogaylar ve diğer halklar Türk milletinin ayrılmaz parçalarıdır. Birlik ve beraberlik içinde bu propagandaların üstesinden gelebiliriz. Şeyh Şamil, Türk’ün efsanevi atasıdır. Onun mirasını unutmamalı ve gelecek nesillere aktarmalıyız.”
Hazar Denizi’ni Türk dünyasının mavi vatanı olarak tanımlayan Yaycı, Dağıstan’ın, Avrupa’ya açılan kapı olma konumuyla stratejik önemini de vurguladı.
Umay Ana Türk Dünyası Kadınlar Birliği Başkanı Prof. Dr. Mualla Uydu Yücel'den Gençlere Sesleniş
Geçmişten Geleceğe Türk Varlığı
Umay Ana Türk Dünyası Kadınlar Birliği Başkanı Prof. Dr. Mualla Uydu Yücel, geçen gün bir toplantıda Türk kültürünün ve küresel öneminin altını çizdi. Yücel, konuşmasının başında gençlere hitap ederek, "Geleceğimizin teminatı sevgililerin" dedi.
Tarihin Derinliklerinden Kafkaslara Uzanan Türk Varlığı
Yücel, Türklerin tarih boyunca yaşadıkları coğrafyanın önemine dikkat çekerek, "Türk tarihi, özellikle Türkistan'dan başlayarak Kafkaslar'a kadar uzanan bir geçmişe sahiptir. Bu topraklar tarihi boyunca mücadelelerin merkezi olmuştur". Kafkasların oluşturduğu bir kapı olduğunu belirten Yücel, bu coğrafyada var olan miktarın arttığını vurguladı.
Türk Töresi ve Kültürel Değerler
Yücel, Türk kültürünün temellerinden birinin Türk töresi olduğunu belirterek, bu değerlerin geçmişteki gidişat hayatını şekillendirdiğini ifade etti. "Türk töresi, tarih boyunca hayatın her alanında damgasını vurmuştur" dedi.
Zülümler ve Tarihin Ağırlığı
Kafkas coğrafyasının tarihsel olarak şehitlerle dolu olduğuna dikkat çeken Yücel, "Kafkaslar'da tarih boyunca milletlerin iktidar mücadelesi yaşandı. Bizim varlığımız, topraklarımızın hak sahibi olmalıyız" şeklinde konuştu. Türk milletinin tarih boyunca mevcut siyasi çalkantılara rağmen varlığını sürdürdüğünü belirtti.
Turan Birliği ve Gençlik Vurgusu
Kültürel bir Turan birliğine ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Yücel, gençlerin bu süreçte büyük bir rol oynaması sürecini ifade etti. "Türk dünyası, siyasi sebeplerle birbirinden ayrılır. Bizim amacımız, kültürel bir birlik oluşturmaktır" dedi. Yücel, gençlerin tarih bilincine sahip olarak donanımlı bir gelecek inşa edilme durumunun olmadığını çizdi.
Kültürel Birlik ve Bilinçli Gelecek
Konuşmanın sonunda mevcuta, Türk kültürünün aktarıldığı ve gelecek nesillere aktarılmasının genişletildiğini hatırlatan Yücel, "Unutmayın, Türk'ün Türk'ten başka dostu yok" diyerek birlik ve beraberliğin gerekliliğini bir kez daha vurguladı. Türk tarihi ve değerlerine sahip olan yola devam ettikleri, geleceğin güvencesinin genişlediğini bildirdi.
Türkistanlılar Derneği Başkanı Ekber Yassa, “Birlik ve Dayanışma Günü”
Gecede konuşma yapan Türkistanlılar Kültür ve Sosyal Yardım Derneği Başkanı Ekber Yassa ise etkinliğin önemini şu sözlerle dile getirdi:
“Bugün, kültürümüzü yaşatmanın yanı sıra birbirimizi daha yakından tanıma fırsatı bulduk. Birlik ve dayanışmamız, geleceğimizin teminatıdır. Katılım sağlayan herkese teşekkür ederim.”
TÜRKSOY Kazakistan Başdanışmanı Yerzhan Uaıss, Dağıstanlılar ve Türk Kimliği Üzerine Önemli Mesajlar
TÜRKSOY Kazakistan Başdanışmanı Yerzhan Uaıss, yaptığı bir konuşma ile Türk dünyası ve Türk kimliğine dair önemli mesajlar verdi. Dağıstan’ın stratejik önemi, Türk dünyası ile olan bağları ve geleceğe yönelik görüelerini dile getiren Uaıss, görüşlerini Atatürk’ten alıntılarla destekledi.
Atatürk’ün Vurgusu
Yerzhan Uaıss, konuşmasının başlangıcında Mustafa Kemal Atatürk'ü anarak, onun “Ne mutlu Türk’üm!” sözüne dikkat çekti. Bu ifadeyi, Türk kimliğinin birliği ve dayanışması için yol gösterici bir ilke olarak tanımladı. Atatürk'ün mesajının, Türk milletinin ortak bir kimlik altında toplanmasında hala önemli bir rol oynadığını belirtti.
Türk Dünyası Bağları
Uaıss, Dağıstan’ın Türk dünyasıyla olan sıkı bağlarını vurguladı. Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan ve Azerbaycan gibi ülkelerle gelişen iş birliğinin ve kültürel paydaşın gelecekte daha da kuvvetleneceğine işaret etti. Bu bağların korunması ve geliştirilmesinin, Türk milletinin birliği için hayati olduğunu dile getirdi.
Türk Üniversiteleri ve Kültürel Varlık
Türk üniversitelerinin varlığının ve geliştirilmesinin önemine değinen Uaıss, bu kurumların Türk kültürünü yaşatmada ve yaymada önemli rol oynadığını ifade etti. Türk hükümetlerinin bu konuda daha fazla destek vermesi gerektiğini özellikle vurguladı.
Dağıstan’ın Stratejik Önemi
Konuyu Dağıstan'ın stratejik konumuna getiren Yerzhan Uaıss, bölgenin Türk dünyası ile olan tarihsel ve kültürel bağlarına dikkat çekti. Dağıstan’ın, Rusya’nın güneyinde bir Türk bölgesi olarak öne çıktığını belirterek, bölgenin tarih boyunca oynadığı kritik rolleri anlattı.
Tarihsel Figürler ve Kültürel Miras
Konuyla ilgili tarihsel referanslara da yer veren Uaıss, Osmanlı İmparatorluğu’nun önemli figürlerine ve Dağıstan’ın Türk tarihindeki yerine vurgu yaptı. Bu bağlamda, Türk milletinin tarihsel mirasının korunmasının önemine dikkat çekerek, ortak kültürel değerlerin öne çıkarılmasını savundu.
Gençlik ve Gelecek
Konuyu geleceğe taşıyan Uaıss, Türk soyunun birlikteliğinin ve dayanışmasının genç nesiller tarafından benimsenmesi gerektiğini vurguladı. Gençlerin, Türk kimliğini kucaklayarak geleceğe umutla bakmalarının önemli olduğunu belirtti.
Yerzhan Uaıss, Türk dünyasının ortak bağlarını ve dayanışmasının ön plana çıkarılması gerekliliğini bir kez daha hatırlatarak, Türk kimliğinin gelecekteki önemi üzerine derin bir farkındalık yarattı.
Halk Dansları ve Geleneksel Yemekler İlgi Gördü
Etkinlikte, Dağıstan ve Kafkas halk dansları gösterileri büyük ilgi gördü. Ayrıca katılımcılara, Kafkas mutfağından çeşitli lezzetler sunuldu.